14 Kasım 2015 Cumartesi

EDEBİYATIMIZDA TONLARCA ERKEK ŞAİR VARKEN,SİZCE NEDEN KADIN ŞAİRLER BU KADAR AZ?



Merak edilen tartışmalar arasında hep bu konu başta gelir.Çoğu erkeğin şöyle dediğini duyarsınız:Kadınlar sevmeyi bilmiyor,kadınlar duygularını derin değil,anlık yaşıyor.Kadın şairler bir elin parmak sayısını geçmez.                                 Hepimiz insanızdır:hissederiz,üzülürüz,nefret eder,acır,tiksinir,heyecanlanır,korkar,merhamet duyar,aşık oluruz.
Bunları hissetmeyen bir insan düşünebilir misiniz??
Farklılık duyguları dışa vurum tarzında başlıyor.Kadın üzülünce ne yapar?Ağlar. Erkekler ise dişini sıkar.
Kadın aşık olunca ne yapar? Makyaj yapar,alışveriş yapar.Erkek ne yapar?Kadını tavlamak için dil döker.
Çoğu erkekler ağlamaz. (AĞLAMANIN CİNSİYETİ OLMAZ!!) Bir kadın her duyguyu bahane edip ağlayabilir,sinirlenince,üzülünce,korkunca,anne olunca ağlar.PEKİ ERKEKTE BU HİSLERİ HİSSEDEBİLDİĞİNE GÖRE O NE YAPABİLİR?? Bu hislerin dışa vurumu olması gerekir.Erkekler en yakınına bile anlatamazlar.Kendilerini ve duygularını ifade etmekte güçlük çekerler.Bayanlar duygularını davranış hal ve hareketleriyle belli edebilirler.Erkekler zorlandıkları için bu yüzden şiir yolunu tercih ederler.Eski dönemlere baktığımızda;Divan Edebiyatı,Aşık Edebiyatı,Halk Edebiyatı,Tasavvuf Edebiyatı,Milli Edebiyat dönemlerine baktığımız zaman karşımıza çıkan bütün şairler erkektir.Cumhuriyet Edebiyatı bu grubun dışında olsa bile orda bile bir avuç kadın şair görürüz..Kadınların şiire yönelmemesinde en büyük neden ise şudur:
Tarih boyunca erkek egemen bir toplum olduk.Her ne kadar şuan bile demokratik kadın haklarına saygılı olmaya çalışsakta toplumumuzdaki kadın cinayetlerine ve pozitif ayrımcılığa bakarak durumumuzu anlayabiliriz.Yakın bir geçmişe kadar kadınlar şiir yazmayı bırak,dışarı bile çıkamıyorlardı.Doğal olarak ne edebiyat ne de başka bir şeylerin eğitimini alamadıkları için bu tarz olaylara katılamıyorlardı.Bizim toplumuzda kadın dediğin evlenir,çocuk yapar,çocuğuna bakar,sosyal yaşamdan özellikle de iş hayatından uzaktır!! Maalasef bu düşünceye sahip çoğu insan var..Böyle düşünenlerin arasından kadın şairlerin isim yapmasını beklemek olanaksızlaşıyor.
HER ŞEY HİSSETMEKLE BİTMİYOR.Bu nedenle çok az sayıda kadın şair vardır.Ayrıca şöyle bir durum var:Bir şair olarak kadın her istediğini anlatamazdı.Bunda toplum baskısı önemli rol oynamıştır.Bu yüzden şiir yazan kadınların şiirleri hep hatıra defterinde gül yaprakları arasında kalarak eskimiştir.Ayrıca kadınlardan erkek mahlası altında şiir yazanlarda olmuştur.Toplum böyle olmasaydı belki bu gün Cemal süreya,Yahya Kemal Beyatlı gibi edebiyatta yer edinmiş insanların yanında nostaljik kadın isimlerindende bahsedebilirdik.Son zamanlarda Elif Şafak,Canan Tan gibi isimler sayesinde kadınların edebiyatta neler yapabileceğini gördük.Gelecekte daha çok edebiyatçı kadın şair,yazar göreceğiz.. Bu şiirim kadınlar iki kelimeyi bir araya getiremez,hissiz varlıklardır diyenlere gelsin...:)






                        GİTGELLER
Mesafeleri anlamlandıramıyorum.
Büyütüyorum gözümde 
Saçma biliyorum
Gözlerinin içine bu denli niye bakıyorum ki?
Gitgellerr..
Bağlanıyorum gün geçtikçe
Sonuçlandıramıyorum,içimdeki fırtınayı
Gülüşündeki derinliği gördüm bir kere
Aynı gökyüzüne bakıyoruz dimi?
Gitgellerr..
Bir bataklığın kenarında açan çiçeği düşün.
Seninleyken öyleyim işte 
Engin sularda susuz kalırken ben 
Barındığın o kalplerde huzurlu musun?
Gitgellerr..
Ne zorlar dimi?


NOT:Aşık falan değilim :))








                                                               



                          Saygılar,Feyza Gümüş






                   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder