12 Temmuz 2015 Pazar

ÇOK MU TOZ PEMBE HAYATLAR?

Merhaba çok değerli okuyucularım; 
Blog yazmayalı uzun bir süre oldu.özledim yaniii:)
Malum şuan Ramazan ayındayız.Günlerim akşam iftarı açıp bulaşık yıkayıp sahura kadar dizi film,sahuru yedikten sonra sabah 6 yada 7 ye kadar (bazen 9 yada 10 u da bulabiliyor) dizi film izlemekle geçiyor.Gerçekten sıkıcı değilmi?(kitapta okuyorum arada :)...Ahhh iyiki varsın Agatha christie..bu yazarın cinayet romanları olmasa hayat gerçekten sıkıcı olurdu.

Gelgelelim asıl konumuza bu yazımda dizi sektörüne birçok eleştiride bulunacağım.Neden mi? 
Bizi olmayan hayatlara,aşklara ve sevgilere inandırdığı için acımadan eleştireceğim!!
öncelikle şunu söylemeliyim:Bu yazın başlayan dizilerin çoğu güzel insanı gerçekten sarıyor.Bağımlısı yapıyor.   AMA şunu bilmeliyiz ki gerçek hayat bu kadar tozpembe değil! Dizide bir bakıyorum kızımızın başına bir sürü olay gelmiş ailesinin bundan zerre kadar haberi yok.Fakir bir insan bir anda zenginlerin hayatına giriveriyor ve kolaylıkla uyum sağlayabiliyor. Zenginler her zaman şımarık,kibirli ve haylaz olmak zorunda mı ? Her zaman bir kesim başka bir kesimi aşağılıyor. Gençlerde hep bir laf sokma telaşı..    
Her zaman TV de lüks evler,lüks hayatlar,lüks giysiler..
Gençlerimizin beynine empoze edilmeye çalışılıyor.Zaten kimlik bunalımında olan gençler bu özendirici tuzağa balığın oltaya takıldığı gibi takılıyorlar.Dizilerde yeni bir akımda başladı.Yakışıklı başrolümüzün vücut sergilemesi:)
Dizilerde hep fiziki olarak kusursuz insanları gösterip toplumda değişik bir algı yaratmak çabası içindeler senaristler..
Rayting yapacağım diye karaktere herşeyi yaptıran senaristler edep ve adap çerçevesini aşarak ne gibi bir yıkım yaptıklarının farkında değiller!!
Geçmişten bir örnek veriyim:kavak yelleri dizisinin ana karakterlerinden biri olan Aslı başlarda bize ne kadar iyi tanıttılar.Bize karakterin saflığına,iyiliğine inandırıp sonra o karaktere her şeyi yaptırdılar.. Sevgilisi için İzmir de 1500 tl maaşlı stajyerlik işini bırakıp İstanbul'a çulsuz sevgilisinin yanına gitmesi bana hiçte inandırıcı gelmedi.Dizide Aslı hiç çalışmadan TIP bitirdi.Benim bildiğim tıp okuyanlar kafasını kitaptan kaldıramaz :)
Aslı'nın hayatı gayet lay lay lom du..Hoş bir de dizinin sonuna bakıyoruz TIP bitiren karakterimiz otel işletmeciliği yapmaya başlamış..bu ne perhiz bu ne lahana turşusu :)
Başlarda belirttiğim gibi diziler insanı kendisine çekiyor.Bir dizi bağımlısı olarak acayip şekilde izliyorum ama TV insanı hep mutlu yapmıyor İnsanın hayalleriylede oynayabiliyor.. 
İnsanlar bir hayale kapılırlar.Halbuki o hayal kelebeğin ömrü kadardır ama Hayal kurmadan ümit etmeden yaşanmaz.Ölümün eşiğinde olan birinin hayata devam etmesinin tek nedeni umuttur.Evet hayallerimiz olmalı ama kendimizi kandıracak,kaptıracak kadar olabilitesi düşük hayaller bizim ruhumuzu yıpratmaktan öte geçemez..
Bu yazımı saat 07:04 te yazmayı bitirdim.Hep dizi,film izlemekle uğraşmıyorum yani:)



                                                             saygılar,Feyza Gümüş